defa okundu
Todorov’un Poetikaya Giriş’i yayımlandı.*
Poetika
kavramı aslında şiirle ilişkili bir kavram. Şiirle ilişkili olan
demektir. Todorov, düzyazı ve şiirin dayandığı kuramları ortaya koyduktan
sonra, bunların tümüne poetika diyor. Kavram böylece yazınsalı da
kavramış oluyor.
Todorov,
yazınsallığın (tabii şiirin) kuramlarını sıralıyor yapıtında.
Yazın
incelemelerinin projeksiyon,
açımlayıcı şerh ve poetika olmak üzere üç yaklaşım içinde yapıldığını
söylüyor.
Projeksiyon,
yapıtın ötesinde yer alan toplumsal ya da kişisel durumları, sorunları ele alarak diyeceklerini sıralamaktır.
Açımlayıcı
şerh, yapıtın yakın ve kazınarak okunmasından sonra bir tür
yeniden yazılmasıdır.
Poetika
ise, yapıtta yazınsallığın nasıl sağlandığının araştırılıp incelenmesi ve
ortaya konulması amacıyla yapılan çalışmadır; doğrudan doğruya yapısalcılığa açılır. Bu yaklaşım, yazın bilimin nesnesinin yazın değil, yazınsallık olduğunu
açıkça gösteriyor.
Yazın
incelemelerinin bu üç biçiminde de yazın
söylemi her zaman ve düzeyde
incelemenin merkezinde yer alır. Kuram ve açımlama kavramları
ise söylem ile birlikte çalışmanın
ayrılmaz parçalarıdırlar. Açımlama, anlatma, açıklama demektir ve dille
yapılmaktadır. Buradan başlanarak,
yazınsal söylemin tarih ve kültürle olan ilişkisi dayatmaya başlar.
Yazınsal
söylemin yapısı ve yazınsallık içindeki işleyişi ile ilgili verileri ise yapısalcılık
sunmaktadır. Sonra da retorik...
Tüm
bu açıklamalar, yazınsallığın nasıl
ortaya çıktığı sorusunu yanıtlamayı amaçlamaktadır.
Tür ve
türlerde oluşan değişimler; söylemin
biçemi, anlamı ve ve anlamın oluşturulması; yeri, ağırlığı; metin ve metnin
kurulması; kurmaca metin ve tipler...
Bu
konuların şiirin incelenmesinde güncelleştirilmesi, şiirin bilimsel yöntemlerle incelenmesi anlamına
geliyor. Mehmet Yalçın’ın
Şiirbilim kavramını bir
yapıt çevresinde gündeme getirmesi böyle bir artalan üzerindedir.**
Şiirin,
bilimsel olarak incelenmesi kimi
tedirginlikleri çoğalttı.
Şiiri,
bir türlü bilimle bağdaştıramamışlardır... Onun öznelliğini, olabildiğince bilimden uzaklaşma sandılar. Oysa şiir önce
diyalektik olmak zorundaydı. Şiirin
hammaddesinin algılanması ve
alımlanması diyalektik olmalıydı. Yoksa şiir yanlış olur ve yanlış
kurulurdu.
“Şiirin
yanlışı doğrusu da olur muymuş?” diyenlerin kulakları çınlasın!
Şiirin bilimsel olarak incelenebileceğini, Todorov
gösteriyor bu yapıtıyla.
Bir
poetika programının ana çizgilerine ve yazıınsal bir metnin anlambilimsel/sözsel
ve sözdizimsel düzeylerinin ayrıştırılmasına ışık
tutan Todorov’un, dilimize çevrilmesi biraz gecikmiş olan Poetikaya
Giriş’inin şiir eleştirisine azımsanamayacak olanaklar getirecek.
Şiirin,
sevdim/beğendim/beğenmedim... öznelliği içinde incelenip
değerlendirilemeyeceğini gösteren
önemli bir kaynak olacaktır Todorov.
muhsinsener@superonline.com
*Tzvetan
TODOROV, Poetikaya Giriş, Çev. Kaya Şahin, metis eleştiri dizisi,
İst.2001, 116 s.
**
Mehmet YALÇIN, Şiirin Ortak Paydası,Şiirbilime Giriş, Cumhuriyet Ün.y.,35,
Sivas, 1991
Bu sitedeki eserler yazarın izni olmadan herhangibir şekilde kopyalanamaz veya yayınlanamaz.
Yazıların her haklı saklıdır.